Bir kaç satır okunacak kitap,
Bir fincan kahve,
Biraz sükut,Biraz boşveriş,
Biraz kabulleniş...
Bazen bir müzik bazen kendini dinle; bazen bir kitap bazen kendini oku.
Bir kalem bir insan, kafada türlü düşünceler...
Bu çağ nasıl bir çağ?
Çağrılar bayağı, sığ ve sık.
Her yerde bir furya...
Bilmeden konuşanlar, bilip konuşmayanlar, konuşulanı anlamayanlar, anladığını sananlar, dinlemeyi bilmeyenler, bilip dinlemeyenler. Vakitsiz gidişler, bir anda bitişler, ayarsız kişiler, manasız ilişkiler, iliştiler kalplerde yetiştiler, son sürat pekiştiler. Arada bir didiştiler. Kırıp döküp sövüştüler. Dövüştüler, gülünçtüler. Zamanla değiştiler. Kılavuz aradılar, köy göründü kanmadılar. Kınadılar, aynaya bakınca gözlerinin gördüğüne inanmadılar. Kızarmadı yüzleri, pişkindi halleri. Sorma pişman mısın diye, bilir kişi her biri. Sanarsın bir şey ama bakınca hiçbir şey.
Takılma sakın sözlerine, kendini bilmezlerin.Özgün ol, özgür ol, özünü bil, kendin ol.
Sen kendini bil, yoluna bak; İzlerini takip et, senden öncekilerin.
Yeni izler bırakmayı unutma, senden sonrakiler için...
Bir zamanlar yaşayanlardan geriye kalan bir kaç hatırlanan an.
Bir kaç parça eşya, baktıkça hatırlanan.
Vardılar, oradaydılar, şimdi yoklar ama hatırdalar.
İzleri izleniyorken anılıyorlar, anılarla hatırlanıyorlar...
Bir parça müzik,
Bir kaç satır okunacak kitap,
Bir fincan kahve,
Biraz sükut,
Biraz boşveriş,
Biraz kabulleniş...
Hoştu yazının ritmi, rap tadı verdi, okurken:)
YanıtlaSilÇok fazla kafiye olunca normal:) teşekkürler.
SilMerhabalar.
YanıtlaSilYorum alanını açabilmek için bayağı bir uğraştım. Buradan başka bir yerlere geçtim tekrar geldim ve en sonunda yorum alanı açıldı. Niye böyle bir aksilik oldu, bir anlam veremedim tabi. Belki kullandığınız temadan da kaynaklanmış olabilir. Ya da her zamanki gibi Blogger'in azizliği de olabilir. Tabi interneti de unutmamak gerekiyor.
Nazım Hikmet'in "Memleketimden İnsan Manzaraları" gibi bir şiir olmuş. Bana göre çok güzeldi. Kaleminize ve yüreğinize sağlıklar olsun. Her dizede anlatılan, tasvir edilen ve eleştirilen halleri hepimiz hem yapıyoruz, hem de yaşıyoruz. Burada zeytinyağı gibi suyun üzerine çıkmaya gerek yok. Bizim memlektimizin sıkça karşılaştığımız insan halidir bunlar.
Çocuklarımızı yetiştirirken, daha önce nerede ne hatalar yaptığımızın farkına varıp, aynı hatalardan çocuklarımızı uzak tutmalıyız. Her kuşak kendini yetiştirmede bir adım ilerlerse; eninde sonunda bizler de, bahse değer bir varlık olmanın sevincini ve gururunu yaşarız herhalde.
Selam ve saygılarımla.
Değerli yorumunuz için teşekkür ederim. Neden yorum yapmakta zorluk çektiğinize dair benim de en ufak bir fikrim yok:) Nazım Hikmet'in o şiirini hatırlıyor gibiyim ama tekrar okuyayım:) sevgiler
Sil"Bir parça müzik,
YanıtlaSilBir kaç satır okunacak kitap,
Bir fincan kahve,
Biraz sükut,
Biraz boşveriş,
Biraz kabulleniş..."
...
🙂🙂
SilÇok hoş dizeler. 😊
YanıtlaSilTeşekkürler:)
SilBuraneros'un dediği gibi yazının bir ritmi var, sevdim. Elinize sağlık.
YanıtlaSil🙂teşekkürler
SilYeni izler bırakmayı unutma :) Sevdim bunu.
YanıtlaSil😄👍
SilO birkaç parça eşya en duygulu anlar belki de yaşamimizin
YanıtlaSilKesinlikle👍
SilNe güzeeelll, sevdim anlatım biçimini. Tebrikler 👍😊
YanıtlaSilTeşekkürler:)
SilYazı bir bütün olarak çok güzel, çok sevdim:))) Özellikle ''Takılma...'' diye başlayan cümle ve devamındaki ''özgür ol'' bölümünü ayrı sevdim:)))
YanıtlaSilTeşekkür ediyorum🙂
SilHayatın kendisi gibi yazı.
YanıtlaSil🙂hoş geldiniz
SilSevdim bu yazınızı. Afiş yapıp duvarlara assak, yanından geçerken durup-durup okusak...Yakışır bence. :)
YanıtlaSilGönlünüze, beyninize sağlık olsun. Çok harika bir yazı...
Öyle mi diyorsunuz😂😀çok teşekkürler😊
SilYorum Gönder