Çıkmaz sokaklar mı daha ıssızdır, yoksa gölgen mi?
Aldığın yaşlar, ne getirdi ki sana ne
götürsün?
Bir ömür nasıl sürdün sefayı, cefasından nasıl
kahroldun?
Geçtiğin yollar, utanır sıradanlığından.
İzlerini bıraktığın kaldırımlar, usandı
ayaklarından.
Tutturmuşsun bir ben de ben.
Tutunamadın hiçbir kalbe sen.
Ağaç dallarında ki yapraklar, rüzgâra vurgun.
Esince rüzgâr, sallanır dallar, düşer yapraklar.
Rüzgârın peşinden savrulurlar.
Dallar kıskanır yaprakları, kırılırlar.
Kırılan dalları görmez yapraklar.
Bir hışımla geçer rüzgâr, ne dallara ne yapraklara
aldırmadan eser.
Seni, hiçbir rüzgâr savuramamış kendinden uzağa.
Seni bıraktıkları gibi bulmuşlar, kendini kime
sakladın?
Bir adım atmamışsın, bastığın topraklardan öteye.
Hiç mi düşünmedin, ne bu halim diye?
Olmakta olurken oluşum, olduğun yerde nedendir bu
duruşun?
Duruşundan taviz vermemekle mi övünürsün?
Günü geldiğinde, son nefesinde dövünürsün.
Beni bırakın kendi halime midir son sözün?
İşitmezdi pek kulağın, artık görmez de oldu gözün.
Anlamlı, güzel bir şiirdi. İlgiyle okudum. Fotoğrafla da uyumlu olmuş. Emeğinize sağlık. :)
YanıtlaSilÇok teşekkür ediyorum🙂👋
SilÇok hoştu, özellikle son dört satır pek manidardı:)
YanıtlaSilÇok teşekkürler🙂👋
Sil''Tutunamadın hiçbir kalbe sen.'' çok sevdim bu cümleyi:)
YanıtlaSilÇok anlamlı ve güzel olmuş:)
Teşekkür ediyorum🙂👋👋
SilÇok sevdim ne güzel olmuş ya.... "Seni bıraktıkları gibi bulmuşlar, kendini kime sakladın?" özellikle bu dizeye vuruldum...
YanıtlaSilYazdıktan sonra benim de hoşuma giden cümlelerimden oldu, teşekkür ediyorum😊👋
SilYorum Gönder